Anglais | Turc | |||
---|---|---|---|---|
Trade/Economic | ||||
Trade/Economic | glass ceiling n. | cam tavan | ||
The glass ceiling may have become a little more fragile, but it is still in place. Cam tavan biraz daha kırılgan hale gelmiş olabilir ama hala yerinde duruyor. More Sentences |
||||
Trade/Economic | glass ceiling n. | aynalı tavan | ||
Trade/Economic | glass ceiling n. | işyerinde kadınların, azınlıkların ve diğer grupların yükselmesindeki engeller | ||
Trade/Economic | glass ceiling n. | kadınların yüksek pozisyonlara gelememelerinin önünde görünmeyen yapay engel |
Anglais | Turc | |
---|---|---|
Trade/Economic | ||
Trade/Economic | glass ceiling effect n. | erkek bireylerin baskın olduğu işletmelerde kadın çalışanların ilerlemesine olanak sağlamayan soyut bir engel |
Psychology | ||
Psychology | glass ceiling syndrome n. | cam tavan sendromu |
Religious | ||
Religious | stained glass ceiling n. | (anglikanizm ve protestanlık) ruhban sınıfından kadın bir üyenin ayrımcılık nedeniyle atanamaması durumu |
Religious | stained glass ceiling n. | (anglikanizm ve protestanlık) cam tavan sendromu |